#title Ölmeye Hazırım #author Alfredo Cospito #date 05.03.2023 #source 08.03.2023 tarihinde şuradan alındı: [[https://www.yeryuzupostasi.org/2023/03/08/aclik-grevindeki-anarsist-tutsak-alfredo-cospitodan-mektup-asla-teslim-olmayin/][yeryuzupostasi.org]] #lang tr #pubdate 2023-03-08T15:18:09 #topics açlık grevi, tutsak, mektup, italya #notes Çeviri: Yeryüzü Postası
İngilizce Aslı: [[https://theanarchistlibrary.org/library/alfredo-cospito-i-am-ready-to-die][I Am Ready To Die]] #centerchapter 1 #centersection 1 *Yeryüzü Postası*: Anarşist tutsak Alfredo Cospito, İtalya’da Cezaevi İdaresi Yasası’nın 41. maddesine (41 Bis) dayanılarak uygulanan hapishane rejimine ve ağır tecrit uygulamalarına karşı 20 Ekim 2022 tarihinden bu yana açlık grevini sürdürüyor. Avukatları aracılığıyla yaptığı temyiz başvurusunun reddedilmesi sonrasında İtalya genelinde eylemler gerçekleştirilirken Cospito bir bildiri paylaştı. 41 Bis olarak tanımlanan yasa gereğince 6 metre karelik hücrede tutulan tutsaklara kitap, gazete, mektup kısıtlamaları uygulanıyor. Yine yasa gereğince Cospito’nun haberlere erişimi engelleniyor. Maruz bırakıldığı insanlık dışı tecrit uygulamasına karşı Alfredo Cospito’yla dayanışmak için İtalya başta olmak üzere birçok yerde anarşistler eylemler gerçekleştiriyor. Bizler de dayanışma duygularıyla Cospito’nun hapishanede kaleme aldığı, son bildirisini paylaşıyoruz. ------ *** Ölmeye Hazırım 41 Bis’e karşı mücadelem bir anarşistin bireysel mücadelesidir, ne emir veririm ne de alırım. Kitapları, gazeteleri, anarşist dergileri, sanat ve bilim dergilerini, edebiyat ve tarihi özgürce okuyamadığım 41 bis gibi insanlık dışı bir rejimde yaşayamam. Dışarı çıkmamın tek yolu anarşimden vazgeçip, yerimi almasını için birini satmam. Bu, herhangi bir insanla temas kuramadığım, bir çimen yaprağını bile göremediğim, dokunamadığım veya sevdiğim birine sarılamadığım bir rejim. Anne babanın fotoğraflarına el konulan bir rejim. Bir mezara canlı canlı, ölüymüş gibi gömüldüğün bir rejim. “Görev” için değil, hayat bu olmadığı için mücadelemi sonuna kadar sürdüreceğim. İtalyan devletinin amacı beni bu duvarların dışındaki anarşistlerin eylemlerinden “uzaklaştırmak”sa, o zaman iyi bir anarşist olarak bu talepleri reddediyorum. Herkesin kendi eylemlerinden sorumlu olduğuna inanıyorum ve örgüt karşıtı akımın bir üyesi olarak kimseyle “ilişkili” değilim ve bu nedenle kimseden “uzaklaşamam”. Yakınlık başka bir konudur. Tutarlı bir anarşist, oportünizm veya rahatlık nedeniyle kendisini diğer anarşistlerden uzaklaştırmaz. Eylemlerimi her zaman gururla savundum (mahkemede bile, bu yüzden buradayım) ve bunu yapmayan yoldaşları asla eleştirmedim, hele benim içinde bulunduğum duruma benzer bir durum söz konusuysa. Bir anarşist için en büyük hakaret, emir vermekle veya almakla suçlanmaktır. Yüksek Güvenlik rejimindeyken sansüre maruz kaldım ve herhangi bir “gizli not” paylaşmadım ama anarşist gazete ve dergilere yazılar yazdım. Ve her şeyden önce, kitaplar ve dergiler almakta ve kitaplar yazmakta, istediğimi okumakta özgürdüm, hatta gelişmeme, yaşamama bile izin verildi. Bugün dünyanın 41 Bis’in gerçekte ne olduğunu anlaması için ölmeye hazırım. 750 kişi, protesto edilmeksizin bunun acısını çekiyor ve kitle iletişim araçları tarafından sürekli karalanıyor. Şimdi sıra bende: beni kana susamış terörist diye karaladınız; daha sonra beni başkaları için kendini feda eden anarşist şehit olarak kutsallaştırdınız; sonra korkunç bir hayaletmişim gibi beni yine karaladınız. Her şey bittiğinde, şüphesiz şehitlik mertebesine yükseltileceğim. Hayır, teşekkürler, havamda değilim, kendimi sizin kirli siyasi oyunlarınıza ödünç vermiyorum. Gerçekte İtalyan devleti açısından asıl sorun, adına her şeyden vazgeçilen “güvenlik” uğruna, bu 41 bis rejiminin insan hakları ihlallerinin gün yüzüne çıkacak olmasıdır. İyi! Bir anarşisti buraya koymadan önce iki kez düşünmeniz gerekecek. Bunun arkasında hangi gerçek motivasyonların ve siyasi manevraların olduğunu ve birinin hangi gerekçeyle beni bu rejimde “zehirli elma” olarak kullandığını bilmiyorum. Bu “yaşam dışılığa” vereceğim tepkilerin ne olacağını tahmin etmemek oldukça zordu. İtalyan devleti, dünyanın geri kalanına sürekli “ahlak” dersi veren Batı’nın ikiyüzlülüğünün önde gelen temsilcilerinden biridir. 41 bis, Türkiye (Kürt dostlar bu konuda bir şeyler biliyor) ve Polonya gibi “demokratik” devletler tarafından iyi kavranan dersler verdi. Ölümümün bu rejimin önünde bir engel olacağına ve on yıllardır bunun acısını çeken 750 kişinin, ne yapmış olurlarsa olsunlar yaşamaya değer bir hayat yaşayabileceklerine inanıyorum. Hayatı seviyorum, mutlu bir adamım, hayatımı başka birinin hayatı için değişmem. Ve onu sevdiğim için bu umutsuz yaşam dışılığı kabul edemiyorum. Yoldaşlar, sevginiz için teşekkür ederim.
Her zaman Anarşi için.
Asla teslim olmayın.
Alfredo Cospito